Yerel
Giriş Tarihi : 01-03-2023 18:49

Sular yükseldi, Yusufeli’nde mağduriyetler devam ediyor

Sular yükseldi, Yusufeli’nde mağduriyetler devam ediyor

Yusufeli’nde yeni yerleşim yerine taşınma süreci devam ederken kuralar çekilmesine rağmen bazı evlerin hak sahiplerinden alınması veya iptal edilmesi ilçe halkı tarafından tepkiyle karşılandı.

Yusufeli’nde yapımı tamamlanan ve 22 Kasım 2022 tarihinde su tutumunun başladığı Yusufeli Barajının suları ilçe merkezine yaklaştı. Kaymakamlık henüz taşınmayan vatandaşlara taşınmaları için 15 gün mühlet taşıdı. Hak sahibi olmayıp da ilçede esnaflık yapan bazı vatandaşlar duruma tepki göstererek mağduriyetlerini dile getirdi.

Terzi Kibar Boyacı yaklaşık 40 yıldır bu terzilik yaptığını belirterek “Bu benim baba mesleğim. Babadan oğula geçti ve mesleğimi seviyorum. Kuzeydoğunun en ücra köşesinde bu mesleğin hayatta kalması için bu terzi sınıfının mücadelesini veriyorum” dedi.

Terzi Boyacı, Yusufeli yeni yerleşim yerinde kendisine iş yeri verilmediğini belirterek “Taşınma süreci var. Sular yaklaşıyor. Ben 2011 yılında kamu hastanesinde memur olduğum için 2013 yılında üzerime aldım terzihaneyi babadan oğula geçtiği için. 2015 yılında bizden müracaat aldılar. 2014 yılından 2011 arası çalışmamızı istediler. Bu süre içerisinde çalışmadığımdan dolayı iş yeri vermediler ama ben babadan oğula geçtiğini söyledim. Devir daim ettiğini, vermeleri gerektiğini söyledim. 2015 yılında müracaat alıyorlar 2014 yılından geriye doğru iş çalışmamı istiyorlar” ifadelerini kullandı.

Terzi Boyacı 15 gün içerisinde yeni yerleşim yerine çıkılması gerektiğini belirterek “Bizde yapılan dükkânlardan kiralamayı düşünüyoruz. Ama ben burada hak sahibiydim. Babamın üç tane dükkânı var. Babamın mülkiyetinden dükkân istedim. Onda da dilekçe zamanlaman yanlış diye dükkân vermediler. Yani ben burada mağdur edilmekteyim. Ve kendimi horlanmış, itilmiş gibi hissediyorum. Ama ben Türkçü, Turancı, Milliyetçi bir adamım. Ha memleketimin ekmeğini yemişim, ha uğruna kurşun. Ha ben böyle mağdur edilmişim, yeni yerleşim yerinde dükkân kiralamayı düşünüyorum. Ama mağdur olaraktan düşünüyorum, mağdur ediliyorum ben burada” dedi. 

Yeni yerleşim yerine mecbur çıkacağını belirten Terzi Boyacı “Yusufeli’nin selameti için. Kendimizi suya atamayız ama ben devlet erkânı yetkililer tarafından, siyasiler tarafından mağdur edildiğimi düşünüyorum. Haksızlığa uğradığımı düşünüyorum. Babadan oğula geçmesine rağmen terzihanemiz. Bana iş yeri vermediler, artı babamın üç tane dükkânı var babamın mülkiyetinden bana dükkân vermediler. Benden başka babamın mirasçılarından iş yeri isteyen, dükkân isteyen kimse olmamasına rağmen bana dükkân vermediler. Ben mağdurum ama yapacak bir şey yok. Adaletin kestiği parmak acımaz ne diyelim” dedi.

Hatıralarının sular altında kaldığını belirten Tezi Boyacı “Bu bize acı veriyor, sızı veriyor, hüzün veriyor. Biz buranın tozunu, toprağını yuttuk. Yusufeli’nin varoluş havasını verdik, mücadelesini verdik. Bütün sivil toplum teşkilatlarında görev yapmamıza rağmen Yusufeli’nin öz ve öz çocuğu olmamıza rağmen yine mağdur edildik. Devlet erkânı yetkililerine, Artvin çevre şehircilik müdürüne, müdür muavinine, vali beye mağdur edildiğime dair hepsinin bilgileri var ama ne yapacaklarını bende bilmiyorum” şeklinde konuştu.

70 yaşında olan Cevahir Demirtaş topraklarını yok ettiklerini belirterek “Köyüm sebzeciler. Oradaki evimi Doğuş şirketi aldı sattım ve devrettim burada iki tane dubleks daire aldım evimde oğullarımı oturtturdum ben de daha kötü bir eve geçtim ki oğullarımın babaları yok zorluk çekmesinler diye, ben kendi isteğimle yaptım bunu. Şimdi burası baraj oldu benim toprağımı yok ettiler, ben yetkililerden yardım istiyorum” dedi.

2 dairesinin sular altında kalacağını söyleyen Demirtaş yetkililerden yardım isteyerek “Taşınmak çok zor ben bugün ağladım, merak içinde kalıyorum etrafa bakıyorum 2012'de de çocuklarım benden önce buraya geldiler ben onlardan sonra geldim oğullarımın üçü de çıkmadı ki biri de rahatsızdı. İki oğluma da ev çıkmadı diğer oğluma da zaten çıkmadı benimle duruyor, torunum var bir tane 26 yaşında yeni İŞKUR'a girdi orada çalışıyor 6 aylığına. Yetkililerden ben yardım istiyorum, İçişleri bakanlığından Süleyman Soylu'dan yardım istiyorum ben. Yusufeli ilçesinde oturuyorum 2 dairem de gitti ben burada evsiz kalmışım şimdi bana kaymakam bey diyor ki prefabrik evde oturacaksın ben de dedim ki prefabrik ev verene kadar bana konteyner evlerden verin, onları da depremzedelere yollayacaklarını söylediler. Tamam onlara acıyoruz telefonda gördükçe üzülüyoruz ama bizim işimiz daha kötü onlara yardım edenler var ama bize hiç kimse yardım etmedi ben ortada kaldım, evim yok. Ben dedim ki prefabrik ev ver, sonrasında evim çıkarsa Zaten ben bir gün dahi durmam o evde Ama kabul etmiyorlar onları depremzedelere vereceklerini söylüyorlar. Diyorum o Allah'tan gelmiş onları açıyoruz ama bize de bunlar kuldan geldi evim yok iki tane sıfır ev aldım evlerim gitti, şimdi ortada kaldık. Burada bir komşum var yine bizim köylü hiç ismi dahi okunmadı, Benim ismim okundu 3 katta eviniz var dedi ama ben avukata verdim şu an ne olacağı belirsiz ben ortada kaldım. Ben sıfır ev aldım ben, iki oğullarını soktum eve iki daire ev birini birine birini diğerine verdim. Kaymakam bey, birkaç üyeler burada imza atmışlar evimi yok ettiler, evsiz kaldı belki 10 kere gittim kaymakama belediyeye gidiyorum buraya geliyorum ben Tayyip Erdoğan'dan, sayın içişleri bakanımızdan yardım bekliyorum” şeklinde konuştu.

1994 doğumlu İbrahim Kılıçoğlu 11 yıldır aynı iş yerinde hizmet verdiğini belirterek “İlçemizde yıllardır baraj yapılıyor. Şu an son aşamada baraj. Artık dibimize kadar geldi fakat bize yeni yerleşim yerinde hak sahipliği çıkmadı. 11 yıllık esnaf olmamıza rağmen hak sahipliği çıkmadı. Yerimiz olmadığı için de Buradan çıkıp da yukarıya gidemiyoruz. Halkımızın mesela evde olanların iş yeri olanların yüzde 99'u gitti, fakat benim gibi üç beş kişi kaldı Çünkü gidecek yerimiz yok. Bu eşyaları nereye götürelim yetkililer size de yapıyoruz kiraya vereceğiz gibisinden söylüyorlar bekliyoruz. Kaymakamlık 2 gün önce bize bir kâğıt gönderdi. 15 gün içinde Burayı terk edin diye. Ne yapmayı düşünüyoruz kara kara düşünüyor. Bir planımız yok çünkü gidebileceğimiz bir yerimiz de yok. Buradan kaldırırlar bizi. Burada doğduk burada büyüdük Çocukluğumuz burada geçti bu sokaklardan geçti. 16 yaşından beri bu sokakta esnaflık yapıyorum çıraklıktan kalfalığa ustalığa derken yıllar geçti. Burada doğup hep burada büyüdüğümüz için yukarıya gittiğimiz zaman ne kadar yakın olsa da tamamen bambaşka bir ortam. Komşular değişik, farklı komşular var, yer değişik, ev değişik. Ben müstakil evde kalıyordum. Şimdi apartmanda kalıyorum, apartman kültürüne ben alışık değilim. Çok tuhafıma geliyor. Böyle değişik şeyler oluyor hayatımızda bir yandan üzücü fakat Devletimiz için, milletimiz için de gerekli olan bir şey bu yapılması lazım buna da bir şey diyemiyoruz. Emir büyük yerden. Ama Gönül isterdi ki bizim gibi vatandaşlar da mağdur olmasın” şeklinde konuştu.

Köyü Havuzlu olan Nurettin Aydemir, yeni yerleşim yerini çok güzel yapıldığını belirterek “Şu an biz de Yusufeli’ne gezmeye geldik, yeni yeri gezdik şimdi eski yere bakıyoruz bizim ömrümüz buralarda geçti. Yusufeli ne kadar da dere içi olsa da vatandır, yani kolay değil bırakmak. Ben buradan gideli 50 yıl oldu Eskişehir'e gittim ama biz burayı unutamadık her sene gelirim 3 ay 5 ay Burada kalırım. Buraya gelip baba vatanını ziyaret ediyoruz. Yeni yerleşim yerine de gittik çok güzel yapmışlar. Devletimizden Allah yüz bin kere razı olsun, o kadar güzel yapmışlar ki her yönüyle çok güzel. Yolları gezdik, komşuları ziyaret ettik, şimdi de köyümüze dönüyoruz buraya gelip biraz oturduk eski yerlerimize bakıyoruz burada” şeklinde konuştu

Dilan ŞAHİNBAŞ

 

Artvin'de HaberArtvin'de Haber