ilk yıllarda iyi bir şeyler yapılsa bile ilerleyen yıllarda üç ( Y ) den vaz geçtiler bu güne geldiler söz verdiği işlerde kat kat artarak hayatlarına bir parça ettiler yolsuzluk diz boyu yoksulluk almış başını gidiyor yasaklar ise her gün milleti canından bezdiriyor . Geçmediğimiz köprünün , yatmadığımız hastahanenin parasını alıyorlar birde üstüne üstlük bunu marifet gibi sunuyorlar
Bakın beyler bu insanlara verdiğiniz sözler arşivlerde duruyor yolsuzluk ortadan kalkacak diye insanlardan oy aldınız işin başına gelince yoksulluğun bir parçası oldunuz yokluk ile mücadele yerine yokluğu yönetmeye kalktınız kısmen de bunu başardınız Ve bunu kendinize görev saydınız . Yasakları o denli artırdınız ki eleştiriye bile tahammül edemiyor eleştiriyi bile hakaret sayıyor tazminat davaları açıyorsunuz . Tüyü bitmemiş çocukların hakkını yemeyin dendiğinde hakarete varan cümleler ile cevap veriyor damat kadar başınıza taş düşsün diye dua ediyorsunuz . Ne düşünüyorsunuz ne kadar daha halka hesap vermeden işler yapacaksınız halk çöpte ekmek toplarken itibarda tasarruf olmaz düşünceniz ne kadar daha sürecek bilinmiyor
Değerli okuyucularım cumhuriyet tarihinde yolsuzlukla anılan bu güne kadar böyle bir yönetim ile karşı karşıya kalmadık öyle güne geldik ki az çalan çok çalana hakaret ediyor hırsızlık bunca soygunun yanında normal gibi görünüyor evet bir hırsız sizin cebinizi , evinizi , iş yerinizi , giysinizi çalar , siyasi hırsız çok daha vahim insanın sinirini , eğitimini , bilgisini , gülmenizi , hayalinizi , sağlığınızı Ve hatta geleceğinizi çalar . Evet bu iki hırsız arasında fark ne hırsızın biri sizi seçer hırsızın ikincisini insanlar seçer bu söz büyük düşünür Voltaire ait bir söz tam günümüze uygun bir söz geldi bana onun için paylaşmak istedim saygılarımla