Eğitim-Sen Artvin Şubesi, basın açıklaması yaparak Öğretmenlik Meslek Kanunu kapsamında yapılan başöğretmenlik ve uzman öğretmenlik sınavının iptal edilmesini istedi.
Eğitim ve öğretim hizmetlerini yürütmekle görevli öğretmenlerin atamaları ve mesleki gelişimleri ile kariyer basamaklarında ilerlemelerini düzenleme amacıyla çıkarıldığı belirtilen ancak eğitimcilerin büyük çoğunluğu tarafından “öğretmenlere haksızlık” olarak düşünülen kanuna tepkiler çığ gibi büyüyor.
Eğitim-Senli öğretmenler 8 Eylül’de Eğitim-Sen Genel Merkezi’nde yapılmak istenen basın açıklamasına izin verilmemesini ve Sendika binasının kolluk kuvvetleri tarafından abluka altına alınmasını protesto etmek için ve Öğretmenlik Meslek Kanunu kapsamında yapılan başöğretmenlik ve uzman öğretmenlik sınavının iptal edilmesi için Artvin’de Halitpaşa Meydanı’nda bir araya gelerek basın açıklaması düzenlediler.
Eğitim-Sen Artvin Şube Başkanı Köksal Gümüş’ün okuduğu basın açıklamasında eğitimde yaşanan ve yapısal hale gelen sorunların her ne kadar iktidar ve MEB tarafından görmezden gelinmeye çalışılsa da eğitim sorununun, ekonomik krizden sonra halkın en önemli gündemi olmayı sürdürdüğü vurgulandı.
Memleketin her yerinde memleketin bugününe ve geleceğine sahip çıkmak için, çocukların hayallerini, umutlarını, öğretmenlerin, eğitim emekçilerinin hakları için sokaklarda olduklarını ifade eden Gümüş, “Yalnızca bugün değil yaratılan 20 yıllık karanlığın her tarihsel döneminde laik, kamusal eğitim mücadelesini bu topraklarda örgütleyenleriz. Dün 12 Eylül 2022 Pazartesi yeni eğitim öğretim yılı başladı. 19 milyon 300 bin öğrenci 1 milyon 140 bin öğretmenimiz, 200 bin diğer eğitim emekçilerimizle birlikte yeniden iş başı yaptık. Tüm öğrencilerimize, velilerimize, eğitim emekçilerimize, halkımıza ve ülkemize başarılar diliyoruz hayırlı olsun” dedi.
‘Laik bilimsel eğitimden uzaklaşılarak dinci tarikat-cemaat-vakıflar devreye sokuldu’
Türkiye’de, eğitim alanında uzun yıllara dayalı devasa sorunların bugün itibariyle katlanarak devam ettiğini söyleyen ve özellikle son yıllarda eğitim alanında hızla bilimsel, laik eğitimden uzaklaşılıp, siyasal iktidarın ihtiyaçları doğrultusunda çeşitli dinci tarikat – cemaat – vakıfların devreye sokulmasıyla geleceğin orta çağ karanlığına sürüklendiğine dikkat çeken Gümüş, “Öğrencilerimizin genel başarıları her yıl geriye düşmekte, çağın ihtiyaçlarına, insanlığın çağdaş birikimlerine uygun, laik, bilimsel, Atatürk ilkelerinden uzak cumhuriyetin kurucu iradesine yabancı bir gençlik yetiştirilmek isteniyor” diyerek Eğitim-Sen olarak bu karanlığa dur demenin tarihi sorumlulukları olduğunu açıkladı.
‘Birlik olmamız bizleri daha güçlü kılacaktır’
Eğitim emekçilerinin sorunlarının gün geçtikçe artarken siyasi iktidarın çözüm üretmek yerine ne olduğu belli olmayan sadece 13 maddeden ibaret, muhataplarına danışılmadan, öğretmenleri güvencesizleştiren, kariyer basamak sınavı adı altında öğretmenleri ayrıştıran/ iş barışını bozan kısacası kendinden menkul ÖMK
(Öğretmenlik Meslek Kanunu) diye bir kanun çıkardığının altını çizen Gümüş, “Buradan tüm öğretmenlerimize ve onları temsil eden paydaşlarımıza çağrımızdır; Öğretmenlik meslek kanunun geri çekilmesi ve kariyer basamakları sınavının iptal edilmesi için mücadelemizi ortaklaştırarak büyütelim. Birlik olmamız bizleri daha güçlü kılacaktır” dedi.
‘Kırtasiye gideri 1 yılda 3 kat arttı’
“Eğitimde yaşanan ve yapısal hale gelen sorunlar her ne kadar iktidar ve MEB tarafından görmezden gelinmeye çalışılsa da eğitim sorunu, ekonomik krizden sonra halkın en önemli gündemi olmayı sürdürmektedir” diyen Başkan Köksal Gümüş, okul hazırlıklarında velilerin en önemli giderin kalemini kırtasiye harcamaları oluşturduğunu, bir yıl önce ilkokula başlayan bir öğrenci için en ucuz zincir marketlerde 234 TL’ye alınan kırtasiye malzemelerinin bugün en az 3 kat artışla 710 TL’ye alınabildiğini vurguladı.
‘Aileler borçlanarak çocuklarını okutuyor’
Eğitim-öğretimin hukuken parasız olduğu temel eğitimde velilerin ceplerinden yapmak zorunda kaldığı eğitim harcamalarının her geçen yıl arttığını, velilerin çocuklarını kimi zaman borçlanarak, kimi zaman bankalardan ‘eğitim kredisi’ çekerek, kimi zaman da gıda harcamalarından kısarak okutmak zorunda bırakıldığını söyleyen Gümüş, “Toplumun yoksullaşması, eğitimin piyasalaştırılması sonucu; açık liselere kayıtlar artmış kız çocuklarımız okullardan uzaklaşmaya başlamıştır. Son yıllarda yapılan LGS ve Üniversite sınav sonuçlarına bakacak olursak gelir düzeyi yüksek ailelerle dezavantajlı ailelerin çocukları arasındaki fark 150 puana kadar çıktığı görülmektedir” ifadelerini kullandı.
Eğitim-Sen Artvin Şube Başkanı Köksal Gümüş basın açıklamasının devamında taleplerini sıraladı:
TALEPLERİMİZ
“* Eğitim öğretimin herkese eşit ve parasız bilimsel demokratik laik esaslara göre yeniden düzenlenmesini istiyoruz.
* MEB tarafından çeşitli cemaat tarikatları ve vakıflarla yapılan işbirliği protokolleri iptal edilsin.
* Eğitimin planlanması yönetimi ve denetimi ve atamalar siyasal kadrolaşma yoluyla değil liyakat esasına göre yapılsın.
* Köy okulları yeniden açılsın.
* 25 kişilik sınıflar esas alınarak yeni derslikler (okullar) yapılsın.
* Öğrencilerin ihtiyaçları kadar devlet yurdu yapılsın.
* Özel tarikat ve cemaat yurtları kapatılsın.
* Okullarımıza yeterli bütçe ayrılsın.
* Okullarımıza yardımcı personel ataması yapılsın.
* Öğrencilerimize ücretsiz ulaşım ve yemek sağlansın.
* Tüm özel okullar kamulaştırılsın.
EĞİTİM EMEKÇİLERİ AÇISINDAN
1- Öğretmenlik meslek kanunu iptal edilsin.
2- Kariyer basamaklarına yönelik uygulama kaldırılsın.
3- Tüm öğretmenler arasında eşit işe eşit ücret ödensin.
4- Tüm eğitim emekçilerine kira ve ulaşım yardımı yapılsın.
5- Tüm eğitim emekçileriyle ilgili banka promosyonları güncellensin.
6- Eğitim öğretim ödeneği yılda iki defa bir maaş tutarında tüm eğitim emekçilerine ödensin.
7-Tüm eğitim emekçilerine yoksulluk sınırının üstünde insanca yaşayacak ücret (maaş) ödensin.”
Dilan Şahinbaş
